AKP’nin darbe komisyonu raporuna muhalefetten şerh..!

15 Temmuz Darbe Girişimi'nin ardından kurulan Darbe Komisyonu'nda bulunan HDP, CHP ve MHP yayımlanan darbe raporuna ilişkin muhalefet şerhi koydu. CHP "kontrollü darbe girişimi" yaklaşımını sürdürürken, HDP darbe girişimine ilişkin belirsizlikler olduğunu hatırlattı, MHP ise darbenin siyasi ayaklarının hala açıklığa kavuşturulmadığını dile getirdi.

HDP: Darbe girişimi bir ittifak neticesinde gerçekleşmiştir

HDP darbe komisyonunda hazırlanan rapora ilişkin koyduğu şerhte karanlıkta kalan tarafların olduğunu dile getirdi.

HDP, muhalefet şerhinde, darbe gibi çok ciddi bir ihbarın bizzat Cumhurbaşkanı'na iletilmemesinin açıklamasının olmadığı gibi, darbe girişimiyle beraber Erdoğan ve Yıldırım'ın Hakan Fidan'a ulaşamamasının nedeninin hala belirsiz olduğuna dikkat çekti. Aynı zamanda Hakan Fidan'ın darbe girişimi sırasında programını bozmayarak MİT Karargahı'nda Suriye Ulusal Koalisyonu eski başkanı Muaz Hatip ile görüşmek için Genelkurmay'dan ayrıldığı hatırlatıldı.

Darbe gecesi Genelkurmay Başkanlığı ve Akıncı Üssü'nün güvenlik kameralarının görüntülerinin ne kamuoyuyla ne de komisyonla paylaşılmadığı gibi darbe girişiminin bir ittifak neticesinde gerçekleştiği fikrinin komisyon çalışmalarında yeterince ciddiyetle değerlendirilmediği dile getirildi.

MHP: ByLock kullanan milletvekilinin bulunmaması gülünç

MHP ise komisyon raporuna koyduğu muhalefet şerhinde komisyonun çalışma usullerine riayet edilmediği, komisyonun nihai hedefine ulaşacak şekilde çalışmasına engel olunduğu değerlendirmesinde bulundu. Komisyonun görev süresini 1 ay uzatmasına engel olarak gelecek olan bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinin önüne geçildiği belirtildi.

Yurtta Sulh Konseyi'nin kimlerden oluştuğuna ilişkin yapılmak istenen çalışmaların Komisyon Divanı tarafından engellendiğini belirten MHP, şerhinde darbe girişiminin mali ayağının tespitinin yapılmadığını dile getirdi. Aynı zamanda darbe gecesi olanların hala karanlıkta kaldığını dile getiren MHP, önemli isimlerin dinlenmediğini belirtti. MHP, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın dinlenmesi için komisyona önerge verdiklerini, komisyon başkanının ise bu iki isme davet göndermediğinin sonradan öğrenildiğinin altını çizdi. Yine darbe girişiminin önemli aktörlerinin dinlenilmesinin komisyon başkanlığı ve AKP'li komisyon üyelerinin oylarıyla engellediği belirtildi.

ByLock kullanan alt düzey bürokratlar tutuklanırken, üst düzey bürokratların isimlerinin davalarının sürmesi nedeniyle komisyona verilmediği ve bu kişilerle ilgili hukuki bir sürecin işletilip işletilmediğine ilişkin bilgi olmadığı belirtildi.

Şerhte FETÖ'yü zamanında aklamaya çalışan kişilerin raporda adının geçmediğine yer verilirken bu kişilerin bulunup yargı önüne çıkartılması gerektiği önerisinin ise raporda yer almadığı ifade edildi. Komisyondaki bazı kişilerin ise 15 Temmuz davasında bulunan isimleri temize çıkarmak için özel olarak geldiğinin altı çizildi.

Raporda eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve Abdullah Gül'ün FETÖ için yazdığı tavsiye mektuplarına, referans mektuplarına yer verilmemiş olmasının "mücadele kararlılığını sorgulatır nitelikte" olduğu değerlendirmesi yapıldı.

CHP: Darbe girişimi öngörülen, önlenmeyen ve sonuçları kullanılan bir kontrollü darbedir

CHP ise muhalefet şerhinde Fuat Uğur ve benzeri gazete yazarlarının darbeden aylar önce darbe girişimine dair bilgiler paylaştığını, gazetecilerin bildiği bir şeyi MİT'in bilmediğinin düşünülemez olduğu vurgulandı.

CHP, şerhinde MİT Müsteşarlığı'nın TBMM Araştırma Komisyonu'na yönelik olarak "Cemaat'in darbe girişiminde bulunabileceğinin bildirildiğini" fakat "TSK bünyesinde istihbarat toplayamadığını" söyleyerek, darbenin bilindiği ve beklendiğine ilişkin şüphenin olmadığını belirtti.

Darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a haber verilmemesinin anlaşılamaz olduğu dile getirilirken, Hakan Fidan ve Muhsin Köse'nin Cumhurbaşkanı'na bilgi verip vermediğinin karanlıkta kaldığı ve makul şüpheler yarattığı vurgulandı.

Raporda Genelkurmay Başkanı'nın tüm kuvvet komutanlıklarına darbeye karşı emirleri ilettiği aktarıldı. CHP şerhinde, buna rağmen TSK'nin komuta kademesinin düğünlere katılmasının izah edilemez olduğunu dile getirdi. 15 Temmuz günü öğleden sonra 14.20 itibariyle öğrenilmesine rağmen gerekli önlemlerin alınmayışıyla girişimin "önlenmeyen darbe girişimi" olarak tarihe geçtiği dile getirildi.

Darbe sonrasına ilişkin olarak OHAL'in kalıcılaştırılarak, TBMM'nin devre dışı bırakıldığı; Darbe Araştırma Komisyonu'nun fiilen lağvedildiği ve komisyonun Erdoğan'ın karşı darbesini aklayan bir kara propaganda aracı haline getirildiği değerlendirmesi yapıldı. Şerhte binlerce kamu emekçisinin OHAL fırsatçılığıyla kamudaki görevlerinden ihraç edilerek yerlerine AKP'nin yandaşlarının doldurulduğuna; hakimlerin "OHAL silahıyla rehin alınarak AKP'nin emir erine dönüştürülmeye çalışıldığı"na değinildi.


Şerhin sonunda, "Bütün bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere 15 Temmuz hain darbe girişimini sonuçları kullanılmış ve karşı darbe gerçekleştirilmiştir. Bu sebeplerle 15 Temmuz darbe girişimi karşı darbe yapmak amacıyla sonuçları kullanılan bir darbe girişimidir" denildi.


RSS Feed

halkinbirligigncelhaber

IFTTT
Blogger tarafından desteklenmektedir.