AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Irak Federe Kürdistan Bölgesi'nde yapılan bağımsızlık referandum sonrası "Yaptırımlar başlarsa yiyecek ekmek dahi bulamayacaklar" sözleri Kürtlerde büyük tepkiye yol açtı. Erdoğan'ın özelikle "açlıkla terbiye" içeren açıklamaları 1990'lı yıllarda Kürt illerinde en sık uygulanan yiyecek ambargosu olmuştu. Kürt illerinde erzak alımına kota uygulaması getirildi. Evlerde nüfus sayısına bakılmadan ayda sadece bir torba un verildi. Aynı yıllarda evlere baskın yapılarak erzaklar toplatıldı. Bu uygulamalara "PKK'lilere yardım ediyorlar" şeklinde gerekçeler gösterildi. Yakın dönemde de 16 Ağustos 2015 tarihinde başlayan ve aralıklarla devam "sokağa çıkma yasakları" boyunca da benzer uygulamalar yaşandı. Yasağın uygulandığı Sur, Cizre, Silopi, Nusaybin, Şırnak ve Yüksekova gibi kentlerde yurttaşlar su dahil olmak üzere temel gıda maddelerine ulaşamadı, bu durum uluslararası kurumlarca da raporlaştırıldı. Kürt illerindeki belediyelere kayyum atanmasından sonra, belediyelerde çalışan binlerce kişi işten çıkartıldı. İşten atılanlar, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen yüz binlerce kamu emekçisi gibi "medeni ölüme" terk edildi. Yargı kararı olmaksızın ihraç edilenler de "terörist" algısıyla özel sektörde iş bulamadı. ROJAVA'YA KAPILAR KAPATILDI Suriye iç savaşıyla birlikte Rojava'ya da Türkiye tarafından ambargo uygulandı. Türkiye, Rojava sınırındaki kapıları kapatarak, DAİŞ'e karşı savaşan güçlere ve savaş mağduru halka gıda yardımlarını engelledi.
Kürt siyasetçi Ahmet Türk, söz konusu politikanın sonuç vermeyeceğini söyledi. Türk, şu değerlendirmede bulundu: "Kürtler, Ortadoğu'da söz sahibi bir halktır. İktidar Kürtlerle iyi ilişkileri geliştireceğine, Kürtleri potansiyel tehlike olarak görmeye devam ediyor. Kürtlerle daha iyi ilişkiler kurarak, Ortadoğu'da daha etkin bir alan bulabilirler. Ama yüzyıldır olduğu gibi hala da Kürtleri potansiyel tehlike görmek bölge ülkelerine yarar getirmez. Kürtleri açlıkla tehdit etmek hiçbir sonuç getirmedi, getirmeyecektir de. Bakın Rojava örneğine; tüm kapılar kapalı olmasına rağmen oradaki insanlar açlık tehdidi ile geri adım atmadı. Federal Kürdistan Bölgesi'nde de aynı durum olacaktır." | | halkinbirligigncelhaber | | |
Leave a Comment