‘’KUZEY KÜRDİSTAN, GÜNEY KÜRDİSTAN BAĞIMSIZLIK REFERANDUMUNU DESTEKLİYOR’’

15.07.2017 Günü AZADİ HAREKETİ, PAK, PDK-Bakur, PDK-T, ÖSP, PSK'nin çağrısı üzerine, Diyarbakır'da siyasi parti, sivil toplum kuruluşları ve bağımsız siyasi kadroların katılımıyla ''Kürdistan Bağımsızlık Referandumu Çalıştayı'' gerçekleştirildi. Çalıştay aşağıdaki ''Sonuç Bildirisi''nin kamuoyuyla paylaşılması kararını aldı:

Haberin videosunu az sonra yayınlayacağız

BASINA, KÜRDİSTAN VE DÜNYA KAMUOYUNA

Bilindiği gibi, bağımsızlık referandumu uzun bir dönemdir Güney Kürdistan'ın gündemindedir. Nihayetinde, Kürdistan Bölge Başkanı Sayın Mesut Barzani'nin öncülüğünde toplanan Güney Kürdistanlı siyasi partiler, 25 Eylül 2017 günü ''Bağımsızlık Referandumu''nun yapılması kararını aldı.

Bağımsızlık Referandumu kararını, tarihi, gerçekçi, gerekli ve kutsal bir karar olarak değerlendiriyoruz.

Çalıştay katılımcıları olarak, her yönüyle, Güneyli kardeşlerimizin yanındayız, onları destekliyoruz.

Çalıştayımız, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, İslam Konferansı'nı, tüm dünya devletleri ve kamuoyunu, bağımsızlık referandumunu desteklemeye, yardımcı olmaya ve gözlemci olmaya çağırıyor.

Türkiye, İran, Irak, Suriye ve tüm bölge devletlerini kendileri için istedikleri tüm hakların başka halklara da verilmesi gerektiği konusunda empati geliştirmeye ve Güney Kürdistan halkının irade beyanı ve kararına saygı duymaya çağırıyoruz.

Bağımsızlık Referandumu kararı Kürt milleti ve Kürdistan halkının özgürlük mücadelesinde tarihi bir adımdır.

Bu adım, uzun ve zorlu bir mücadelenin ürünü bir adımdır; on binlerce şehid ve kahramanın canları pahasına gelinen bir duraktır bağımsızlık referandumu. Ve Ahmedê Xanî'nin rüyasının, Qazî Muhammed ve Molla Mustafa Barzani'nin vasiyetinin gerçekleşmesidir. Kürdistan halkı kendi emek, mücadele ve iradesiyle bu aşamaya gelmiştir.

Referandum kararı daha şimdiden hem Kürdistan'da, hem de dünyada ses vermeye başlamıştır.

Bağımsızlık referandumu kararı Kürdistan'ın dört parçasında ve dünyadaki tüm Kürdistanlılar arasında büyük bir coşku ve heyecan yarattığı gibi, dünya kamuoyunun da gündemine girmiştir.

Kuşkusuz, Bağımsızlık Referandumu, Orta Doğu'da bütün dengeleri değiştirecektir. Referandumdan sonra, özgürlük davamız, Kürdistan'ın dört parçasında da yeni bir aşamaya varacaktır. Bağımsızlık referandumu, tüm bölge devletleri üzerinde de önemli değişimleri farz kılacaktır.

Son 26 yıllık tecrübenin de gösterdiği gibi, yaşadığı tüm engel ve sorunlara rağmen, Güney Kürdistan yine de bağımsız bir devlet olmaya hazırdır. Güney Kürdistan halkı kendi kendisini yönetme konusunda kararlı bir iradeye ve büyük bir tecrübeye sahiptir.

Güney Kürdistan bağımsızlık referandumu aynı zamanda Kerkük, Şengal gibi 140.Madde kapsamındaki yerlerde de halkımızın irade beyanını açığa çıkaracağı için de büyük önem taşımaktadır. Yani, 25 Eylül'de hem Güney Kürdistan topraklarının tümünün Kürdistan Bölge Hükümeti yönetimine dahil edilmesi iradesi, hem de halkımızın bağımsızlık talebi, dünya kamuoyuna ilan edilecek.

Kuzey Kürdistanlı siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve bağımsız şahsiyetler olarak, tüm dünya devletlerine ve kuruluşlara sesleniyoruz:

Güney Kürdistan'ın bağımsızlık referandumuna ve bağımsızlık iradesine saygı, ahlaki ve vicdani bir gereklilik olduğu gibi, aynı zamanda bölge barışı için de önemlidir, temel bir şarttır.

Bağımsız Kürdistan, bölgede farklı etnisite, din ve mezheplerin hak ve özgürlüklerinin garantiye alındığı, bu farklı kesimlerin karşılıklı saygı içinde birlikte yaşayabildikleri bir demokrasinin,  çoğulcu bir siyasi yaşamın en somut örneklerinden birini oluşturacaktır.

Bağımsızlık referandumu kararı için, başta Kürdistan Bölgesi Başkanı Sayın Mesut Barzani olmak üzere tüm siyasi parti ve kuruluşları kutluyoruz.

Aynı zamanda, Güney Kürdistan'daki tüm partileri ve toplumsal kesimleri, böylesi hassas bir süreçte, kendi iç birliklerini, ittifaklarını güçlendirmeye çağırıyoruz. Tecrübeler ispatlamıştır ki, en büyük gücümüz, iç ittifakımızdır; ittifaksızlık da en büyük yaramızdır.

Bağımsızlık referandumunda en yüksek oranda katılım ve ''evet'' oyu için ittifak zorunlu bir ihtiyaçtır.

Güney Kürdistan'daki ekonomik, siyasi, idari ve diğer sorunların çözümü için mutlaka kapsamlı bir program oluşturulmalıdır.

Ama bağımsızlık referandumu kesinlikle iç sorunlara kurban edilmemelidir.

Tüm Kürdistani duygularımızla, Güney Kürdistan'daki halkımızı, 25 Eylül'de sandığa gitmeye ve ''evet'' oyu kullanmaya çağırıyoruz.

Kürdistan'ın diğer parçalarındaki halkımıza ve dünyadaki tüm Kürdistanlılara da bir çağrıda bulunmak istiyoruz.

Kürdistan'ın dört bir yanında ve diasporada Kürdistan halkı ayağa kalkmalı ve Güney Kürdistan'a yönelen her saldırıya karşı bir kalkan olabilmelidir. Sadece Güney Kürdistan'da değil, tüm Kürdistan'da ve tüm dünyada bağımsızlık iradesi güçlü bir şekilde ortaya çıkmalıdır.

Dosta da düşmana, Güney Kürdistan'ın yalnız olmadığını göstermeliyiz. Ve gerçekte, yapılacak olan referandum aslında dört parça Kürdistan'ın referandumudur.

Çalıştayımız, Kürdistan bağımsızlık referandumunun sahiplenilmesi ve desteklenmesi için, oybirliği ile irade beyanında bulunmuştur. Bu amaçla da konferans, seminer ve daha farklı bir çok etkinliğin gerçekleştirilmesi için karar almıştır.

Çalıştayımız, Türkiye'deki siyasi, partiler, sivil kuruluşlar, basın yayın organları, yazarlar, aydınlar ile ilişkiler geliştirilerek, referanduma desteğin sağlanması ve güçlendirilmesi kararını almıştır.

Çalıştayımız, etkili dünya devletlerinin Türkiye'deki Büyükelçilik ve Konsolosluklarıyla görüşülmesinin önemine dikkat çekmektedir.

Bağımsızlık Referandumu ile ilgili çalışmaları yönetmek ve organize etmek amacıyla 13 kişiden oluşan bir İnsiyatif, Çalıştay katılımcıları tarafında seçilmiştir. Siyasi parti temsilciler, sivil toplum kuruluşu temsilcileri be bağımsız siyasi şahsiyetlerden oluşan bu insiyatif, Çalıştay'da katılımcıların sunmuş oldukları öneriler ışığında bir çalışma programı oluşturacaklar.

Bu çalışmaların programı ve yol haritası önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşılacaktır.

16.07.2017/Diyarbakır

Çalıştay Tarafından Seçilen İnsiyatif Adına,

  1. Ayatullah Aşitî- Azadi Hareketi
  2. Mustafa Özçelîk- PAK
  3. Sertaç Bucak- PDK-Bakur
  4. M. Emin Kardaş-PDK-T
  5. Mesut Tek- PSK
  6. Sinan Çiftyürek- ÖSP
  7. Mahmut Kılınç
  8. Sebahattin Korkmaz
  9. Fikri Amedi
  10. Ferda Cemiloğlu
  11. Ekrem Bilek
  12. Mehmet Celal Baykara
  13. Yaşar Abdülselamoğlu

 

***

 

JI MEDYA Û RAYA GIŞTÎ YA KURDISTANÊ Û CÎHANÊ RE

"Bakûr, Piştgirê 'Referandûma Serxwebûna' Başûr e!"

Di15. 07.2017an de,lı ser banga Herekata AZADÎ, PAK, PDK-Bakur, PDK-T, ÖSP ,PSKyê, li Diyarbekir bi beşdariya hin partî û grûbên siyasî, saziyên sivîl û şexsiyetên serbixwe, "Komxebata Referandûma Serxwebûna Kurdistanê" hate li darxistin. Di Komxwebatê de biryar hate girtin ku encamnameya li jêr ji raya giştî re bê belav kirin.

Wek tê zanîn demek dirêje ku pirsa referandûmê di rojeva Başûrê Kurdistanê de bû. Nîhayet di 7ê Heziranê de, bi pêşengiya Serokê Herêma Kurdistanê Rêzdar Mesûd Barzanî, partiyên siyasi yên Kurdistanê, ji bo biryara serxwebûnê biryar dan ku di 25ê Îlonê de herin "Referandûmê."

Em biryara "Referandûma Serxwebûnê"gaveke tarîxî, rasteqîne, pêwîst û pîroz dinirxînin.

Em beşdarên vê Komxebatê bi her awayîalîgir û piştgirê biryara gelê xwe yê Başûr in.

Her weha em banga alîkarî û piştgiriyê li Netewên Yekbûyî, li Yekitîya Ewrûpa, li Konferansa Îslamê û li hemû dewlet û gelên cîhanê dikin.

Em banga nefsul-qiyasê, empatî û îhtiramê li gel û dewletên cîran; Tirkiye, Îran, Iraq û Sûryê jî dikin.

Em biryara "Referandûma serxwebûnê", di têkoşîna azadîya miletê Kurd û gelên Kurdistanê da gaveke dîrokî dinirxîn in.

Ev gav, encama têkoşîn û xebateke dirêj;bedêla xweyna bi deh hezaran şehîd û lehengên bi nav û bênav e. Bi cihanîna xewna Ahmedê Xanî, wesiyeta Qazî Mihemed û ya Mele Mustafa Barzanî ye. Gelê Kurdistanê bi ked û xebata  xwe, bi îradeya xwe  gihiştîye vê merhaleyê.

.Biryara referandumê ji nuha ve him li Kurdistanê û him jî li seranserê dinyayê deng vedaye.

Biryara "Referandûma Serxwebûnê" çawa ku li çar parçeyên Kurdistanê coş û kelecan peyda kirye, ewqas jî ketiye rojeva dinyayê.

Şik têde tune ku "Referanduma serxwebûnê" wê li Rojhilata Navîn hemî dengeyan biguherîne. Piştî referandumê doza azadiyê wê li çar parçeyên Kurdistanê bigihêje qonaxeke nû. Serxwebûna Kurdistanê wê guhartinên mezin li ser hemî dewletên derûdor ferz bike.

Pêvajoya 25 salên borî nişan dide ku Herêma Kurdistanê, li gel hemû astengî û pirsgirêkan jî, ji dewletbûnê re amade ye.Gelê Kurdistanê di warê xwe bi xwe idarekirinê da xwedî îrade û tecrubeyeke erêni ye.

Yek ji gringiya referandûmê jî ev e, kureferandûm ne tenê di nav sinorên resmi yê Herêma Kurdistanê da, li ciyên daxilî madeya 140î yên wek Kerkûk, Şingal û cîhên din de jî dê çêbibe. Bi gotinek din, di 25ê İlonê de wê him îradeya serxwebûna Kurdistanê derkeve holê, him jî dê yekpariîya başûrê Kurdistanê pesend kirin.

Em wek parti, saziyên civatî û şexsiyetên serbixwe yên Bakurê Kurdistanê; bangî hemî hêz, dewlet û dezgehên cihanê dikin û dibêjin;

Rêzgirtina li îradeya serxwebûna Başûrê Kurdistanê, him pêdivîyeke ehlaqî û wîcdani ye, him jî jibo aramî û aşitîya herêmê merceke esasî û giring e.

Kurdistana serbixwe, li herêmê wê bibe bingeh û nimûneya pêkvejiyanê, demokrasiyê, ciyê toleransê, nimûneya  pir partîtîyê û garantiya mafên hemû etnîtîsîte, ol û mezheban.

Em bi vêya bawer in û pê serbilind in.

Em  jibo vê biryara dîrokî, di serî da Serokê Herêma Kurdistanê Rêzdar Mesûd Barzanî, hemî dezgeh û partîyên Başûrê Kurdistanê û gelê me yê Başûr pîroz dikin. Lê di heman demê de em banga xwirtkirina yekîtî, yekrêzî û yeksaniya navxweyî jî li wan dikin. Em dizanin ku hêza me ya herî mezin îtifaq û yekîtiya me ye. Lewazîya me ya bêderman, bêtifaqî ye. Ji bo kudi referandûmê de daxwaza serxwebûnê bi nîsabeke herî bilind were  erêkirin, tifaq pêwîstîyeke esasî ye.

Ji bo çareserkirina pirsgirêkên navxweyî yên aborî, sîyasî û îdarî, divê bernameyeke esasî were amadekirin.

Lê divê referandûm nebe qurbana pirsgirêkên navxweyî.

Em bangeke taybet li gelê xwe yê Başûr jî dikin, ku di 25ê İlonê de herin ser sindoqan û ji bona sexwebûnê bi yek dengî bêjin 'erê'.

Bangawaziyek me jî, li tevaya gelê Kurdistanê ye.

Divê li her çar aliyê Kurdistanê û diyasporayê gelê Kurd rabe ser piya û li hember erîşên li ser Hêrêma Kurdistanê xwe bike mertal. Divê iradeya serxwebûnê ne tenê li Başûr, li seranserê Kurdistanê bi awayeke xurt derkeve holê.

Divê em nişanê herkesî; dost û hemberên xwe bidin ku Başurê Kurdistanê ne bi tenê ye.

Bi van fikr û hestan; Komxebata me ji bo piştgirî û xwedî lêderketina "Referandûma Serxwebûna Başûr" bi dengekî hevpar, biryara li dar xistina rêze-konferans û çalakîyên cûr be cûr daye. Herweha girîngîya danûsitendinên bi alîyên sîyasî, yên sivîl û medyaya Tirkîyê û her weha hevdîtinên bi sefaretên dewletên cîhanê re jî pejirandiye.

Ji bo organîzekirina xebatên piştgiriya "Referandûma Serxwebûna Başûr" , me Însîyatîfek  ku ji 13 kesan pêktê hilbijartiye.  Însîyatîfa ku ji nûnerên partîyên sîyasî, yên dezgehên sivîl û şexsiyetên serbixwe pêk hatîye, li gorî pişniyarîyên beşdarên Komxebatê dê bernameya xebatê çêbikin.

Bername û neqşerêya xebatê wê di rojên pêş de bi medya û raya giştî re were parvekirin.

16.07.2017/Diyarbekir

Li ser navê Însîyatîfa ji alîyê Komxebatê ve hatîye hilbijartin,

  1. Ayatullah Aşitî- Hereketa Azadî
  2. Mustafa Özçelîk- PAK
  3. Sertaç Bucak- PDK-Bakur
  4. M. Emin Kardaş-PDKT
  5. Mesut Tek- PSK
  6. Sinan Çiftyürek- ÖSP
  7. Mahmut Kılınç
  8. Sebahattin Korkmaz
  9. Fikri Amedi
  10. Ferda Cemiloğlu
  11. Ekrem Bilek
  12. Mehmet Celal Baykara
  13. Yaşar Abdülselamoğlu

 

RSS Feed

rojnameyanewroz.net

IFTTT
Blogger tarafından desteklenmektedir.